Üniversite Bölümü ve Meslek Seçimi-1
|Kariyer danışmanlığı alanında yeni bir yaklaşım getiren İnsparkus firmasının kariyer koçlarından Özlem Sarıoğlu’nun, Üniversitede okuduğumuz bölümle meslek seçimi arasındaki ilişkiye değindiği yazısını sizlerle paylaşmak istedim.
Okul yaşamı bize (doğası gereği) “derslerine güzel çalış, seni bunlar yaşamda bir mevkiye getirecek” mesajını verir durur. Etrafımızda, “okulda berbat bir öğrenciymiş lakin hayatta oldukça başarılı olmuş” misallerini duymuş olabilirsiniz. Gene de kafamızda bir yer hala “Ben zaten okulda da matematikten hiç bir şekilde anlamazdım.” benzeri cümleler kullanmaya devam eder. Profesyonel hayata geçiş yaptığımız zamana kadar, 10 kadar yıl bildiğimiz tek bir yaşam şekli talebe olmaktır.
Hal bu olunca; gelecek planlarımıza derslerde aldığımız notlar ve üniversitede okuduğumuz bölüm penceresinden bakarız hep. Psikolojiye yahut tarihe ilgili olduğu halde, sadece “Türkçeden güzel not alamıyorum; fizikte fena değilim” diye fen-matematik okumuş insanlarla karşılaştım. Kendim de çok farklı değildim:
Uluslararası İlişkiler eğitimi aldım. İş seçimimi yaparken uluslararası yatırımlara danışmanlık yapma ihtimali olan iş alanına meylettim. Sadece o “uluslararası” kelimesinden dolayı bölümüme uygun olacağını düşündüm. Düşlediğim yaşama uygun olup olmadığını düşünmeden.
20’li yaşlarınıza kadar hayatınızın bütün yatırımını, üniversite tahsiliniz için yaptığınız zaman, üniversitede okuduğunuz bölümün dışında bir iş alanına gidebileceğinizi düşünmek dahi istemiyorsunuz. Ayırdığınız tüm birikimi çöpe atmak gibi geliyor ki ifadesi dahi oldukça ürpertici. Halbuki daima ifade ediyorum: hiçbir deneyim buharlaşıp uçmuyor. Sizi siz yapan parçacıklardan biri olarak yerini buluyor.
Uluslararası İlişkiler’den mezunum. Alman Dış Politikası biliyorum, Fransız İhtilali’nin neticelerini biliyorum: her ikisini de mesleğimde hiç bir şekilde kullanmadım. Bununla birlikte, politika oluştururken nelere dikkat edilir’i, gerçekleşen bir olay diğer olayları -hem de uzun yıllar boyunca- nasıl etkiler’i söz konusu derslerle öğrendim. İşimi kurarken, insanlara koçluk yaparken, kurumlara gelişim programı hazırlarken hep bunlardan yararlandım.
Üniversitede eğitim gördüğünüz bölüm size bir biçimlenim sağlıyor. O formasyonu damıtıp, kazanımlarınıza katın, yaşamınızı biçimlendirirken yararlanın. Öte yandan geleceğinizi biçimlendiren tek bir kriter olmasına müsade etmeyin.
Özlem Sarıoğlu